Geçmişte Çarşamba
Değerli Okurlar,
Devlet ve vilayet salnameleri 1839 tarihli Tanzimat Fermanı ile yayınlanmaya başlanmış olup Trabzon Vilayetinde de 1869’dan itibaren yayınlanmıştır.
Devlet ve vilayet salnameleri 1839 tarihli Tanzimat Fermanı ile yayınlanmaya başlanmış olup Trabzon Vilayetinde de 1869’dan itibaren yayınlanmıştır.
Trabzon Vilayet Salnameleri Sayın Kudret Emiroğlu tarafından günümüz Türkçesine çevrilmiş ve Trabzon Vakfınca 22 cilt olarak yayınlanmıştır. Çarşamba o tarihlerde Trabzon Vilayet ’nin Canik (Samsun) Sancağının bir kazasıdır. Aşağıdaki satırlar 1904 tarihli salnameden derlenmiştir.
“Çarşamba kasabası yine bu isimle anılan kazanın merkezi olup Yeşilırmak nehrinin iki tarafında ve düz ve arızasız bir zemin üzerinde kuruludur… Muntazam binaları ve hayli ticareti vardır. Eskiden gelen ismi Sermiskire’dir.
Eski Yunan tarihlerinde Amazon namıyla anılan yalnız savaşçı kadınlardan ibaret bulunan kavminde bu yörede yaşadığı; zamanla batıya yayılarak İzmir, Manisa, Efes (Ayasluğ) şehirlerini kurdukları rivayet edilmektedir.
İçme suyu Yeşilırmak’tan temin edilir. Suyu lezzetlidir; fakat daima bulanık aktığından süzüldükten sonra içilecek hale gelir. Etrafında bir çok göller ve bataklıklar olduğundan havası yaz mevsiminde tehlike arz eder ve sıtma hastalığına sebep olur. Yaz mevsiminde kasabanın tehlikeli havası ahaliyi bir takım yaylalara gitmeğe mecbur etmektedir. Hatta Çarşamba ve Terme’nin bazı yerlerine vaktiyle iskan edilmiş olan muhacirler ( Kafkasya’dan gelenler) bu nedenle başka yerlere gittiklerinden bugün yalnız köylerinin harabesi meydanda kalmıştır. Erkekler kadınlardan ziyade havadan müteessir olduklarından ziraate varıncaya kadar bütün ağır işlere kadınlar da katılırlar. Çarşamba ve Terme sahillerini vatan tutmuş halkın karınlarının şişip dalaklarının bir tarafa doğru sarkmış olduğu görülür. Bu biçarelerin kansızlıktan güç ve kuvvetleri kalmamış gibidir. Diğer mevsimler her tarafta olduğu gibi burada da uygun şekilde geçmektedir.
Giyim tarzları civar kazaların ahalisine benzer. Kasabanın dini ve medeni müesseseleri 8 cami, 8 mektep, 5 medrese, 1 tekke, 2 kilise, 1 hükümet dairesi, 1 eczane ve iki bedestan ve umumi ve hususi mekanlar 1317 ev, 3 hamam, 400 dükkan, 100 mağaza, 1 değirmen, 40 fırın, 3 gazino, 5 lokanta, 47 kahvehane, ve 5 handan ibarettir. Bağlı köylerde ise 90 cami, 190 mektep, 8 medrese, 14 kilise, 15084 hane, 150 dükkan, 108 mağaza, 256 değirmen, 1782 fırın vardır. Buharla çalışan üç taşlı bir un fabrikası yapılmıştır.
Kasabanın her iki kısmı arasında geçişi temin için hicri 1316 (miladi 1900) senesinde hükümet tarafından 290 metre uzunluğunda bir ağaç köprü yaptırılmıştır. Çarşamba ile Samsun arasında yürüme sekiz saat mesafesinde olan şosenin yalnız üç saatlik mesafesine kadar taş dökülmüştür. Bundan başka Terme ile merkezi kaza arasında diğer bir şose yolu vardır.
Arazi oldukça münbit ve mahsuldardır. Arpa, buğday, yulaf, çavdar, mısır darısı ve fasulyeden başka sebze ve meyvenin birçok nevileri yetiştirilmekte ve hasılatı araziden en ziyade mısır husüle gelip hayli miktarı harice gönderilmektedir. Kasabada ipek ve pamuktan bazı mensucat yapılmaktadır. Manda ve karasığır hayvanatı bu taraflarda pek yoğun olduğu gibi güzel at da yetişir ve inek ve manda ve koyun sütünden birkaç nevi peynir yapılır. Çarşamba’nın, ihracatı arasında fasulye, keten tohumu ile koyun ve hayvanat derileri de bahse değer.
Kaza dâhilinde altmış bin hektar miktarı ormanlar vardır. Tersane-i amire için çıkartılan keresteden maada tüccar tarafından da hayli ihracat olur. Ufak bir gölde çok miktarda üreyen kefal ve morina (mersin) balığından epeyce miktar yumurta ve havyar imal olunmaktadır.”
Safa TEMİZ
17.04.2012
Yorumlar
Yorum Gönder